ÇAĞDAŞ TÜRK YAZI DİLLERİ II
Ünite 7
Kırgız Türkçesi
KIRGIZİSTAN
Yüz ölçümü 198.500 km2’dir.
Dünyadaki en büyük krater göllerinden biri olan Isık Gölü
Kırgızistan’da bulunmaktadır.
Nüfusu bugün 4,5 milyonu aşmış durumdadır.
Kırgızistan’ın ekonomisi başta hayvancılık olmak üzere
tarıma dayanmaktadır.
Kırgız adı Çin kaynaklarında, Hakas
veya Keges olarak geçmektedir.
Radloff’un tespit ettiği meşhur bir efsaneye göre “Kırgız” kelimesi
“kırk kız” sözlerinden oluşmaktadır.
Vambery’e göre bu isim “kır” ile “giz” (gez) kelimelerinden oluşup,
anlamı “kır gezen” demektir.
Bernard Munkaçı ise kelimenin “kır Oğuz” yani “kır
Oğuzları” sözlerinden ibaret olduğunu belirtmektedir.
G. Şupka ise kelimeyi “kırk Guz”a
dayandırmaktadır.
Şilegul “Kırgız” adını “kırku”
renkli “kırmızı” ve “yüz”
“çehre” kelimelerinden oluştuğunu söylüyor.
Deverya ise “Kırgız” adını Çin kaynaklarında “kırkız” sözüne karşılık gelen “kien kun” kelimelerinden oluştuğunu
söylüyor.
L. Ligeti, “kırkız” şeklinde görülen
kelimenin “kırk” sayısına (ı)z çoğul eki getirilerek genişletildiğini ve
kelimenin “kırklar” anlamına geldiğini belirtmektedir.
KIRGIZ TÜRKLERİNİN
TARİHİ
Çin kaynaklarının verdiği bilgiye göre, Kırgız Türkleri ilk
devletini MÖ 3. asırda kurmuştur. Bu ilk Kırgız devletinin adı Çin
kaynaklarında “Ki-Ku, Kie-Ku” olarak geçer. MÖ 2.
yüzyılda Kırgızlar Büyük Türk İmparatorluğu’na dâhil olurlar. Hun
İmparatorluğu’nun dağılmasından sonra Kırgızlar IV. yüzyılda büyük bir devlet
kurarlar. Bu devlet, Çin kaynaklarında “Hakas Devleti”
adıyla anılır. Baykal gölünden Tibet’e kadar uzanan saha Kırgız
İmparatorluğunun idaresi altına girer.
6. yüzyılda Kırgızlar, Göktürklerin hâkimiyeti altına
girerler. 8. yüzyılda Uygur Türkleriyle birleşerek Göktürk İmparatorluğu’na son
verirler.
10.-12. yüzyıllarda Karahanlılara tabi olurlar. Bu yıllarda
İslam dinini kabul ederler. Moğol saldırılarından sonra Çağatay Devleti’nin himayesine girerler.
16.-17. yüzyıllarda Kalmuk-Moğollarla mücadele ederler.
Manas Destanı’nın önemli bir bölümünde bu mücadele anlatılmaktadır.
Kırgızların ülkesi 1860-1881’de Ruslar tarafından işgal
edilir.
1916 yılında Kırgız Türkleri Çar hükûmetine karşı
ayaklanırlar. Bu ayaklanma Ruslar tarafından çok kanlı bir şekilde bastırılır.
Bu olaydan sonra Kırgız Türklerinin bir bölümü Doğu Türkistan’a göç etmek
zorunda kalır.
1925’te özerk vilayet, 1926’da özerk cumhuriyet, 5 Aralık
1936’da Sovyetler Birliği cumhuriyeti olur.
31 Ağustos 1991 tarihinde bağımsızlığına kavuşmuştur.
KIRGIZ TÜRKÇESİ
Kırgız Türkçesi, Kıpçak grubu lehçeleri içerisinde en çok
Kazak Türkçesine yakındır.
Tarihî olarak üç gelişim devresi içerisinde ele alınır:
Eski Kırgız Türkçesi (7.-9.
yüzyıllar): Konuşulduğu alanda eski Uygur ve Oğuz
Türkçeleri ile sürekli ilişkide bulunmuştur. Bunlarla birçok
ortak yönleri vardır.
Orta Kırgız Türkçesi (10.-15.
yüzyıllar): Bu dönemden elde belge bulunmaz. Kırgız boyları arasında sıkı bir
bağ vardır. Göçebe bir halkın dili olarak, halk arasında ve halk edebiyatında
işlenmiştir.
Yeni Kırgız Türkçesi (15.
yüzyıldan sonra): 18. yüzyıl ortalarından sonra Kırgız
Türkçesine Arapça ve Farsça kelimeler girmeye başlar. 18.
yüzyıl ortalarından Ekim devrimine kadar ağızlar arası ayrılıklar oluşur. Son
dönemde ise, ağızlar arası ayrılıklar azalır. Ortak yazı dili arama çabaları
başlar. Kırgız Türkçesi son dönemlerde edebiyat dili özelliği kazanır.
Günümüzde Kırgız Türkçesi toplumun her alanında kullanılmaktadır.
1924-1928 yılları arasında Arap alfabesini, 1928-1940
yılları arasında
Latin alfabesini
kullanmışlar, 1940’tan sonra da Kiril alfabesini kullanmaya
başlamışlardır.
KIRGIZ EDEBİYATI
Halk edebiyatı türleri içerisinde destan ve halk hikâyeleri
önemli bir yer tutar. Destanlar arasında Manas,
Kurmanbek, Er Tabıldı, Kedeykan, Olcobay Menen Kişimcan gibi
destanların yanı sıra, eski âdetlerle hayat pratikleri hakkındaki şiirler,
bilmeceler, atasözleri, kahramanlık destanları, hikâye ve masallar, efsaneler,
dini ve lirik şarkılar zengin Kırgız Folklorunun önemli türleridir.
Keldibek, Maymanbay, Timbek, Sagımbay Orazbakoğlu, Sayakbay Karalayoğlu önemli manasçılardır.
Kırgız halk şairlerine “akın”
denir.
Bu şiirlerden, defin törenlerinde okunanlara “koşok”; hasret ve şikâyet konulu olanlara “koştoşu”; medhiyelere “moktoo”;
taşlamalara “korgoo” denir.
Yazılı edebiyat 1920’lerden sonra gelişmeye başlamıştır.
Kırgız Türkçesi ile yazılan ilk eser 1911’de çıkan Moldo Kılıç Şamırkanuulu’nun “Zilzala”
adlı ırlar kitabıdır.
Erkin Too
gazetesi ve Leninçil Caş gazetesi, edebî eserlere geniş yer vermiştir.
Toktogul Satılganov ve Togolok Moldo
Sovyet Kırgız Edebiyatı’nın ilk şairleridir.
Anti-sosyalist temaları işleyen Kasım Tınıstanov da önemli bir şahsiyettir.
Kırgız edebiyatının en büyük ismi, Cengiz Aytmatov’dur.
KIRGIZ TÜRKÇESİ GRAMERİ
Ses Bilgisi
Ünlüler
Kırgız Türkçesinde sekiz ünlü vardır: “a, e, ı, i, o, ö, u, ü”, “e” sesi kelime başında “Э э” işaretiyle; kelime içinde ise “e” işaretiyle gösterilir: эки-eki
(iki), эже-ece (abla), мен-men
(ben), сен-sen
Bu ünlülerin dışında Kırgız Türkçesinde bir de y ünsüzü ile
birlikte kullanılan ünlüler vardır: Ё ё = yo
(коёт-koyot “koyar”, Ю ю = yu (моюн-moyun
“boyun”, Я я = ya (aяк-ayak).
Sekiz ünlüye ek olarak, altı da uzun ünlü vardır: aa, ee,
oo, öö, uu, üü. Bunların önemli bir kısmı ikincil uzun ünlülerdir. Kırgız
Türkçesinde uzun ünlülerin meydana gelişi şu yollarla olmuştur:
1. İki ünlü arasındaki arka damak ünsüzü g düşer ve karşılaşan iki ünlü, uzun bir ünlüye
dönüşür: bagatur > baatır, sagım > saam (bir sağım), bugday > buuday
2. Hece sonundaki ğ, g, v
ünsüzü diftonglaşarak ünlüye dönüşür: tag
> too (dağ), sag > soo (sağ), bag > boo (bağ), ev > öö, su (sub) >
suu, ulu(g) > uluu.
3. Alınma kelimelerde ünlüler arasında kalan v düşerek uzun ünlü meydana getirir: kavim > koom, devir > door, cevap
> coop.
4. Alınma kelimelerde ünlüler arasında h düşer ve uzun ünlü meydana getirir: baha > baa, şehir > şaar, kahraman
> kaarman.
Kırgız Türkçesinin en önemli ve tipik özelliklerinden biri
de ünlü yuvarlaklaşmadır. İlk hecedeki yuvarlak ünlüler (o, ö, u, ü), sonraki
hecelerde bulunan düz ünlüleri yuvarlaklaştırır.
İlk hecedeki o ve u, sonraki hecelerde bulunan a’ları o’ya,
ı’ları u’ya çevirir: bolso (olsa), bolbodu (olmadı), coldoştorum (yoldaşlarım).
Kelime içi ve sonunda bulunan g, b, sesleri önce v’ye, daha
sonrada yuvarlak bir ünlüye dönüşürler. tag>too, agız>ooz, sub>suu…
Bazı kelimelerdeki v seslerinin de o’ya dönüştüğü ve
yuvarlakşamaya katkıda bulunduğu görülüyor: kavim>koom, cevap>coop.
Büyük ünlü uyumu Kırgız Türkçesinde sağlam bir şekilde
işlemektedir.
Küçük Ünlü Uyumu
Türk lehçeleri içerisinde küçük ünlü uyumunun en sağlam
olduğu lehçe Kırgız Türkçesidir.
Kırgız Türkçesinde düz ünlüleri düz ünlüler, yuvarlak
ünlüleri ise yuvarlak ünlüler takip eder. Yuvarlak ünlülerden sonra düz
ünlülerden sadece a gelebilir.
Yuvarlaklaşma u ünlüsünden sonra görülmez: cuka (yufka),
tuman (duman),
kuçak (kucak).
Ünsüzler
Kırgız Türkçesinde yirmi ünsüz vardır: “b, c, ç, d, f, g, x, k, l, m, n, ñ, p, r, s, ş, t, v, y, z”
Kırgız Türkçesi alfabesinde 20 ünsüzden başka çift ses
değerine sahip ve daha çok Rusça kelimelerde görülen şu işaretler de
bulunmaktadır: Ë (yo), Ц
(ts), Щ (şç), Ю
(yu), Я (ya).
Kırgız Türkçesinde
Ünsüzlerle İlgili Özellikler
1. Kelime başındaki y’ler
Kırgız Türkçesinde c olur: caş (yaş), col (yol).
2. Türkiye Türkçesinde g ile
başlayan Türkçe kelimeler, Kırgız Türkçesinde k
ile başlar: kel- (gel-), keçir- (geçir-; affet-).
3. Türkiye Türkçesinde d ile
başlayan birçok Türkçe kelime, Kırgız Türkçesinde t
ile başlar: til (dil), tiz (diz), tüş- (düş-).
4. Türkçe asıllı kelimelerde, başta +çI eki olmak üzere, bazı c’ler
Kırgız Türkçesinde ç’dir: birinçi, ekinçi
(ikinci), başkaça.
5. Arapça ve Farsçadan alınan kelimelerdeki f’ler p olur: depter
(defter), sapar (sefer), payda (fayda).
6. Arapça ve Farsçadan alınan kelimelerdeki v’ler b olur: ubakıt
(vakit), aba (hava), abal (evvel). Kelime başındaki bazı v’ler ise düşer ve yanındaki ünlü yuvarlaklaşır: ökül
(vekil), okuya (vakıa).
7. Arapça kelimelerdeki ayın sesi, g
veya y olur: mugalim (muallim), şariyat
(şeriat), tabiygat (tabiat).
8. Arapça ve Farsçadan geçen hı’lar
k’ya döner: kat (hat, mektup), kabar (haber),
kalk (halk), uruksat (ruhsat), akıret (ahiret), ıktıyar (ihtiyar).
9. Alıntı kelimelerin başında bulunan ha ve h’ler düşer: ar
(her), önör (hüner), ukuk (hukuk), aba (hava), Asan (Hasan), eç (hiç), araket
(hareket).
10. Türkiye Türkçesindeki varmak, vermek ve var
kelimelerinde bulunan v, Kırgız Türkçesinde b’dir: bar- (var-), ber- (ver-),
bar (var).
11. Türkiye Türkçesindeki iç sesteki yumuşak g’ler Kırgız Türkçesinde y
olur: iy- (eğ-), üyrön- (öğren-), tüymö (düğme).
12. Türkiye Türkçesindeki bazı ön ses b’ler Kırgız Türkçesinde m’dir:
moyun (boyun), muñ (bun, sıkıntı), mıyık (bıyık), men (ben), miñ (bin), müyüz
(boynuz).
13. İç sesteki bazı p’ler
Kırgız Türkçesinde b olur: kabak (kapak), töbe
(tepe), cibek (ipek).
Kırgız Türkçesinde ünsüz
uyumu tam olarak işlemektedir.
Şekil Bilgisi
Çekim Ekleri
Çokluk eki +lAr’dır. +lAr biçimi ünlülerden ve r, y ünsüzlerinden sonra kullanılır.
Tonlu ünsüzlerden sonra +dAr; tonsuz
ünsüzlerden sonra +tAr şekli kullanılır.
Yuvarlaklaşma ve
küçük ünlü uyumu nedeniyle çokluk ekinin +lOr, +dOr, -tOr gibi yuvarlak
şekilleri de mevcuttur: mamileler (münasebetler), arabalar, karlar, üylör
(evler), ketkender (gidenler), coldor (yollar), baştıktar (başlıklar),
coldoştor (yoldaşlar), cigitter (yiğitler), süröttör (resimler).
İyelik Ekleri
|
teklik
|
çokluk
|
1. kişi
|
+m
|
+bız,+biz, +buz, +büz
|
2. kişi
|
+ñ
|
+ñız, +ñiz, +ñuz, +ñüz; +ñar, +ñer, +ñor,
+ñör; +ñızdar,+ñizder, +ñuzdor, +ñüzdör,
|
3. kişi
|
+ı, +i, +u, +ü; +sı, +si, +su, +sü
|
+ı, +i, +u, +ü; +sı, +si, +su, +sü
|
enem (annem)
eneñ
enesi
enebiz
eneñer
enesi
Hâl Ekleri
İlgi hali eki benzeşmeye uğramış
ve yuvarlaklaşmış şekilleriyle şunlardır: +nIn,+nUn; +dIn,+dUn; +tIn,+tUn:
balanın, enenin (annenin), elinin (halkının)
-ki ekinden önce, ekin sonundaki n düşer: balanıkı
(çocuğunki), eneniki (anneninki), üydükü (evinki), meniki (benimki), bizdiki
(bizimki).
Teklik 1. ve 2. şahıs iyelikten sonra ek başındaki ses düşebilir:
cerimdin veya cerimin (yerimin), ceriñdin veya cerinin (senin yerinin).
Yükleme hâli; ünlüyle biten kök ve
gövdelerden sonra +nI; tonlu ünsüzle bitenlerden
sonra +dI; tonsuz ünsüzle bitenlerden sonra ise
+tI şekli kullanılır. Ayrıca bu eklerin +nU, +dU, +tU gibi yuvarlak şekilleri de mevcuttur: çıgarmanı
(eseri), süyüünü (sevgiyi), kıluunu (kılmayı), ayıldı (köyü), müşküldü
(müşkülü), dindi (dini), sözdördü (sözleri), taştı (taşı), eşikti (kapıyı),
turmuştu (hayatı).
Teklik 1. ve 2. şahıs iyelik eklerinden sonra ekin d’li
şeklinin yanı sıra d’siz şekli de kullanılır: elimdi (halkımı), elimi
(halkımı), ceriñdi (senin yerini), ceriñi (senin yerini). 3. şahıs iyelik
eklerinden sonra yükleme hâli eki +n’dir: üyün (evini), kolun (elini), atasın
(babasını).
Yönelme hâli eki
ünlülerden ve tonlu ünsüzlerden sonra +gA; +gO; tonsuzlardan sonra +kA,
+kO ekleriyle yapılır: adamga (adama), tulgaga
(ocağa), elge (halka), colgo (yola), üygö (eve), cıgaçka (ağaca), avtobuska
(otobüse), kezekke (sıraya), topko (gruba, bölüme), ümütkö (ümide).
İyelik ekli gövdelerden sonra yönelme hâli çekimi +A ekiyle
yapılır: balama, karaşıma (bakışıma), eliñe (halkına). Ancak 3. şahıs iyelik
ekinden sonra zamir -n’si ile çekime girer: üyünö (onun evine), coluno (onun
yoluna), koluna (eline).
Bulunma hâli eki
yuvarlak şekilleriyle beraber +dA; +dO; +tA; +tO’dur: şaarda (şehirde), cerde (yerde), coldo (yolda).
3. şahıs iyelik ekinden sonra araya -n- sesi girer: atasında (babasında), cerinde (yerinde), oozunda
(ağzında), cünündö (yönünde).
Ayrılma hâli; ünlülerden ve tonlu
ünsüzlerden sonra +dAn, +dOn ekleriyle; tonsuzlardan sonra +tAn,
+tOn ekleriyle yapılır: kaydan (nereden), cerden
(yerden), coldon (yoldan).
İyelik 1. ve 2. teklik şahıs eklerinden sonra d düşebilir: atamdan veya ataman (babamdan), eneñden
veya eneñen (annenden).
3. şahıs iyelik ekinden sonra ise ek +nAn, +nOn şeklinde
gelir: cerinen (yerinden), içinen (içinden), üyünön (evinden), mañdayınan
(önünden), kolunon (elinden).
Eşitlik hâli +çA; +çO ve +dAy, +tAy, +tOy ekleriyle yapılır: betinçe
(halince), erkinçe (rahatlığınca).
Vasıta hâli eki “menen” (ile) kelimesiyle yapılır: kol menen (elle),
çeti menen (kıyısıyla), murun menen (burunla).
Aitlik eki yuvarlak şekilleriyle
beraber +kI, +kU;
+gI, +gU’dur:
balanıkı (çocuğunki), meniki (benimki), aldıdagı (önündeki).
Soru eki ünlülerden ve tonlu
ünsüzlerden sonra -bI, -bU;
tonsuzlardan sonra -pI, -pU biçimindedir. Bu ekin m’li biçimleri kullanılmaz. Soru eki şahıs
eklerinden sonra kullanılır: alamınbı (alıyor muyum), çabayınbı (vurayım mı),
alarsıñbı (alır mısın), süylögön üçünbü (söylediği için mi), albaspı (almaz
mı), şat bolot emespi (şat olmaz mı).
Fiil Çekim Ekleri
Şahıs Ekleri
Zamir Kökenli Şahıs
Ekleri
|
Teklik
|
Çokluk
|
1. kişi
|
-mın,-min, -mun,
-mün, -m
|
-bız, -biz, -buz, -büz
|
2. kişi
|
-sın-,sin, -sun, -sün
|
-sınar, -siner, -sunor, -sünör;
-sızdar, -sizder;-suzdor,
süzdör;-sız,-siz, -suz, -süz
|
3. kişi
|
-
|
-ş
|
Kişi Zamirlerinin Hal
Ekleriyle Çekimi
Yalın
|
İlgi
|
Yükleme
|
Yönelme
|
Bulunma
|
Ayrılma
|
Men
|
Menin
|
Meni
|
Maga
|
Mende
|
Menden
|
Sen
|
Senin
|
Seni
|
Saga
|
Sende
|
Senden
|
Al
|
Anın
|
Anı
|
Aga
|
Anda
|
Andan
|
Biz
|
Bizdin
|
Bizdi
|
Bizge
|
Bizde
|
Bizden
|
Siz
|
Sizdin
|
Sizdi
|
Sizge
|
Sizde
|
Sizden
|
Alar
|
Alardın
|
Alardı
|
Alarga
|
Alarda
|
Alardan
|
İyelik Kökenli Şahıs
Ekleri
|
Teklik
|
Çokluk
|
1. kişi
|
-ayın, -eyin, -oyun,
-öyün-yın, -yin, -yun, -yün
|
-bız, -biz, -buz, -büz
|
2. kişi
|
-
|
-gıla, -gile,-gula,-güle;
-ñızdar--ñizder, ñuzdor, ñüzdör;
-ñız,-ñiz,-ñuz,-ñüz
|
3. kişi
|
-sın, sin, -sun, -sün
|
-ş-sın, -ş-sin, -ş-sun, -ş-sün
|
Zaman ve Şekil Ekleri
a. Bildirme Kipleri
1. Öğrenilen Geçmiş
Zaman
Kırgız Türkçesinde öğrenilen geçmiş zaman şekli -(ı)ptır, -(i)ptir, -(u)ptur, -(ü)ptür ekiyle
ifade edilir.
açıptırmın (açmışım)
açıptırsıñ
açıptır
açıptırbız
açıptırsıñar
açıptır/açışıptır
Ekteki -t ve -tır bazen kullanılmayabilir: açıpırmın (açmışım),
körüpsün (görmüşsün), ketipsiz (gitmişsiniz), ötüpür (geçmiş).
Olumsuz şekli: Olumsuz şeklinde tonluyla biten fiillerden sonra -bA-/-bO-; tonsuzla
biten fiillerden sonra -pA-/-pO- şekli eklenir: açpaptırmın (açmamışım),
açpaptırsıñ (açmamışsın), açpaptır (açmamış); körböptürbüz (görmemişiz),
körböptürsüñör (görmemişsiniz), körüşpöptür (görmemişler).
Görülen Geçmiş Zaman
Kırgız Türkçesinde görülen geçmiş zaman üç şekilde ifade
edilmektedir.
1. Tip Görülen Geçmiş Zaman: -dı,
-di, -du, -dü; -tı, -ti, -tu, -tü ekiyle yapılmaktadır.
baştadım (başladım)
baştadıñ
baştadı
baştadık
baştadıñar
baştadı
Olumsuz şekli: açpadım (açmadım), açpadın (açmadın), açpadı (açmadı),
körbödük (görmedik), körbödüñör (görmediniz), körüşpödü (görmediler).
2. Tip Görülen Geçmiş Zaman: İkincisi -gan,-gen;-kan,-ken ekiyle
yapılır. Ekin yuvarlak şekilleri -gon,-gön,-kon,-kön’de bulunmaktadır. Bu kip daha uzak bir geçmişi
ifade eder. Bu sebeple kip -mıştı şekliyle de aktarılabilir
cegenmin (yedim)
cegensiñ
cegen
cegenbiz
cegensiñer
cegen
Şahıs ekinden önce -dır,-dir,-dur,-dür eki gelebilir: açkandırmın (açtım), körgöndürbüz
(gördük), açışkandır (açtılar). Bunun yanında konuşma dilinde cegem (yedim),
körgöm (gördüm) şeklinde kısa biçimler de vardır.
Olumsuz şekli: cebegenmin (yemedim), cebegensiñ (yemedin),
cebegen (yemedi);
tökpögönmün (dökmedim), tökpögönsüñör (dökmediniz),
töküşpögön (dökmediler). Bu kipin olumsuzu “cok”
ve “emes” kelimeleri kullanılarak da
yapılmaktadır: cegen cokpun (yemedim), cegen emessiñ (yemedin), cegenim cok
(yemedim), cegeniñ cok (yemedin).
3. Tip Görülen Geçmiş Zaman: Üçüncüsü âdet ifadeli geçmiş
zaman olup -çu, -çü
ekiyle yapılır. Fiilin geçmişte sürekliliğini ve bundan dolayı ortaya çıkan
alışkanlığı bildirir:
alçumun (alırdım)
alçusuñ
alçu
alçubuz
alçusuñar
alıçu
Olumsuz şekli: Olumsuz şekli emes kelimesiyle yapılır: alçu emesmin
(almazdım), alçu emessiñ (almazdın), alçu emes (almazdı); işteçü emespiz
(çalışmazdık), işteçü emessiñer (çalışmazdınız), işteçü emes (çalışmazlardı).
Şimdiki Zaman
Şimdiki zaman iki şekilde ifade edilir. Birincisi
ünsüzlerden sonra -a, -e, -o, -ö (3. şahıslarda -ot, -öt), ünlülerden sonra -y
(3. şahıslarda -yt) ekiyle yapılır.
1. Tip Şimdiki Zaman: Birinci şekli “otur-, cat-, cür-,
tur-” yardımcı fiilleriyle yapılır. Kuruluşu şöyledir: Fiil + (ı)p yardımcı fiil
+ a (e, o, ö, y) + şahıs eki
alıp oturamın (alıyorum)
alıp oturasıñ
alıp oturat
alıp oturabız
alıp oturasıñar
alıp oturat
Olumsuz şekli: Olumsuz şeklinde -bAy/-bOy; -pAy/-pOy ekleri kullanılır: albay oturamın (almıyorum),
albay oturasıñ (almıyorsun), albay oturat (almıyor); körböp catabız (görmüyoruz),
körböp catasıñar (görmüyorsunuz), körböp catışat (görmüyorlar).
2. Tip Şimdiki Zaman: Türkiye Türkçesindeki “-makta/-mekte”
şimdiki zaman ekinin karşılığı olan bu kip -oodo/-öödö; uuda/-üüdö ekleriyle yapılır.
baştoodomun (başlamaktayım)
baştoodosuñ
baştoodo
baştoodobuz
baştoodosuñar
baştoodo
Olumsuz şekli: baştoboodomun (başlamamaktayım), baştoboodosuñ,
baştoboodo; kiyböödöbüz (giymemekteyiz), kiyböödösüñör (giymemektesiniz),
kiyböödö (giymemekteler).
Gelecek Zaman
Gelecek zaman ünsüzlerden sonra -a, -e, -o, -ö ekleriyle;
ünsüzlerden sonra -y ekiyle yapılır. Gelecek zamanın bu kullanımında geniş
zaman ve şimdiki zaman anlamı da vardır.
tutamın(tutuyorum)
tutasıñ
tutat
tutabız
tutasıñar
tutuşat
Olumsuz şekli: tutpaymın (tutmayacağım), tutpaysıñ (tutmayacaksın),
tutpay (tutmayacak); körböybüz (görmüyoruz), körböysüñör (görmüyorsunuz),
körüşpöyt (görüşmüyorlar).
Geniş Zaman
Geniş zaman şekli, ünsüzlerden sonra -ar, -er, -or, -ör;
ünlülerden sonra -r ekiyle ifade edilir:
aytarmın (söylerim)
aytarsıñ
aytar
aytarbız
aytarsıñar
aytışar
Olumsuz şekli: aytpaspın (söylemem), aytpassıñ (söylemezsin), aytpas
(söylemez); kelbespiz (gelmeyiz), kelpessiñer (gelmezsiniz), kelpes/kelişpes
(gelmezler).
Tasarlama Kipleri
Şart Kipi
Şart kipi -sa, -se, -so, -sö
ekiyle yapılır.
aylansam (dönsem)
aylansañ
aylansa
aylansak
aylansañar
aylansa
Olumsuz şekli: aylanbasam (dönmesem), aylanbasañ (dönmesen), aylanbasa
(dönmese); tüşünbösök (anlamasak), tüşünbösöñör (anlamasanız), tüşünbösö
(anlamasalar).
Gereklik Kipi
Kırgız Türkçesinde gereklik kipi üç ayrı şekilde ifade
edilir ve fiil ismine kerek, laazım, zarıl ve tiyiş kelimeleri eklenerek
yapılır.
1. Tip Gereklik Kipi: Gerekliliğin birinci tipinde, -(I)ş, -(U)ş fiilden
isim yapma ekini alan fiile iyelik ekleri getirilir.
baştaşım kerek/zarıl/laazım (başlamalıyım)
baştaşıñ(ız) kerek/zarıl/laazım
baştaşı kerek/zarıl/laazım
baştaşıbız kerek/zarıl/laazım
baştaşıñar kerek/zarıl/laazım
baştaşı kerek/zarıl/lazım
Olumsuz şekli: emes kelimesiyle yapılır: baştaşım kerek emes
(başlamamalıyım),
baştaşıñ kerek emes, baştaşı kerek emes, baştaşıbız kerek
emes, baştaşıñar kerek emes,
baştaşı kerek emes.
2. Tip Gereklik Kipi: İkinci tip gereklilik ise fiil ismine
iyelik ekleri ile kerek kelimesinin getirilmesiyle yapılır: fiil+-OO/-UU+iyelik
eki+kerek/zarıl/laazım.
bilüüm kerek/zarıl/laazım (bilmeliyim)
bilüüñ kerek/zarıl/laazım
bilüüsü kerek/zarıl/laazım
bilüübüz kerek/zarıl/laazım
bilüüñör kerek/zarıl/laazım
bilüüsü kerek/zarıl/laazım
Olumsuz şekli: emes kelimesiyle yapılır: bilüüm kerek emes
(bilmemeliyim), bilüüñ
kerek emes (bilmemelisin), bilüüsü kerek emes (bilmemeli),
bilüübüz kerek emes (bilmemeliyiz), bilüüñör kerek (bilmemelisiniz), bilüüsü
kerek (bilmemeliler).
3. Tip Gereklik Kipi: Gerekliliğin üçüncü tipi, fiil ismine
yönelme hâli ekiyle birlikte tiyiş (gerek, lazım) kelimesi getirilerek yapılır.
aluuga tiyişmin (almam gerek)
aluuga tiyişsiñ/siz
aluuga tiyiş
aluuga tiyişpiz
aluuga tiyişsiñer/sizder
aluuga tiyiş
Olumsuz şekli: emes kelimesiyle yapılır: aluuga tiyiş emespin
(almamalıyım), aluuga tiyiş emessin, aluuga tiyiş emes, aluuga tiyiş emespiz,
aluuga tiyiş emesiñer, aluuga tiyiş emes.
Emir Kipi
Emir çekiminde her şahıs için ayrı bir ek kullanılır:
açayın (açayım)
aç
açsın
açalı(k)
açkıla
açışsın
Olumsuz şekli: açpayın (açmayayım), açpa/açpagın (açma), açpasın
(açmasın); körböylü (görmeyelim), körbögülö (görmeyin), körbösün (görmesinler).
İstek Kipi
Kırgız Türkçesinde istek çekimi üç şekilde karşılanmaktadır.
1. Tip İstek Kipi: İstek kipinin birinci tipi -gı, -gi, -gu, -gü; -kı, -ki, -ku, -kü ekiyle yapılır.
Formülü şöyledir: Fiil + gİ (-kİ) + iyelik eki + bar (veya kelet<kel-).
açkım bar (açasım var)
açkıñ bar
açkısı bar
açkıbız bar
açkıñar bar
açkısıbar
Olumsuz şekli: açkım cok (açasım yok), açkıñ cok (açasın yok), açkısı cok
(açası yok); körgübüz kelbeyt (göresimiz yok), körgüñör kelbeyt (göresiniz
yok), körgüsü kelbeyt (göresileri yok).
2. Tip İstek Kipi: İkinci tipi, mAk(çI)/-mOk(çU) ekiyle
yapılır.
cazmakmın (yazmak niyetindeyim)
cazmaksıñ
cazmak
cazmakpız
cazmaksıñar
cazışmak
Olumsuz şekli: cazmak emesmin (yazmak niyetinde değilim), cazmak emessiñ
(yazmak niyetinde değilsin), cazmak emes yazmak niyetinde deği); tökmökçü
emespiz (dökmek niyetinde değiliz), tökmökçü emessiñer (dökmek niyetinde
değilsiniz), töküşmökçü emes (dökmek niyetinde değller).
3. Tip İstek Kipi: İstek kipinin üçüncü tipi -gAy ele
birleşik şekliyle karşılanır, iyelik kökenli şahıs ekleriyle çekimlenir. Bu tip
seyrek kullanılır.
okugay elem (okusam)
okugay eleñ
okugay ele
okugay elek
okugay eleñer
okuşkay ele
Olumsuz şekli: okubagay elem (okumasam), okubagay eleñ (okumasan),
okubagay ele (okumasa); baştabagay elek (başlamasak), baştagay eleñer
(başlamasanız), baştagay ele
(başlamasalar).
Fiillerin Birleşik
Çekimi
Rivayet
Kırgız Türkçesinde rivayet birleşik çekimi “eken” (imiş) ve seyrek olarak “imiş” ile yapılır.
Öğrenilen Geçmiş Zamanın
Rivayeti
Öğrenilen geçmiş zamanın rivayetinde “imiş” kulanılır.
açıptır imişmin (açmışmışım)
açıptır imişsiñ
açıptır imiş
açıptır imişpiz
açıptır imişsiñer
açışıptır imiş
Görülen Geçmiş Zamanın
Rivayeti
eken ile
yapılır.
2. Tip Görülen Geçmiş Zamanın Rivayeti
cegen ekenmin (yemişim)
cegen ekensiñ
cegen eken
cegen ekenbiz
cegen ekensiñer
cegen eken
3. Tip Görülen Geçmiş Zamanın Rivayeti:
alçu ekenmin (alırmışım)
alçu ekensiñ
alçu eken
alçu ekenbiz
alçu ekensiñer
alçu eken
Şimdiki Zamanın Rivayeti
1. Tip Şimdiki Zamanın Rivayeti:
körüp catkan ekenmin (görüyormuşum)
körüp catasıñ
körüp catat
körüp catabız
körüp catasıñar
körüp catat
Gelecek Zamanın Rivayeti
alat ekenmin (alacakmışım)
alat ekensin
alat eken
alat ekenbiz
alat ekensiñer
alışat eken
Geniş Zamanın Rivayeti
bolor ekenmin (olurmuşum)
bolor ekensiñ
bolor eken
bolor ekenbiz
bolor ekensiñer
bolor eken
Şart Kipinin Rivayeti
kelsem eken (alsaymışım)
kelseñ eken
kelse eken
kelsek eken
kelseñer eken
kelişse eken
Gereklik Kipinin
Rivayeti
1. Tip Gereklik Kipinin Rivayeti
alışım kerek eken (almalıymışım)
alışıñ kerek eken
alışı kerek eken
alışıbız kerek eken
alışıñar kerek eken
alışı kerek eken
İstek Kipinin Rivayeti
2. Tip İstek Kipinin Rivayeti
cazmak ekenmin (yazmak niyetindeymişim)
cazmak ekensiñ
cazmak eken
cazmak ekenbiz
cazmak ekensiñer
cazışmak eken
Hikâye
Hikâye çekimi “ele” (idi)
kelimesiyle yapılır.
Öğrenilen Geçmiş Zamanın
Hikâyesi
açıptır elem (açmışım)
Görülen Geçmiş Zamanın
Hikâyesi
1. Tip Görülen Geçmiş Zamanın Hikâyesi
açtım ele (gülmüştüm)
2. Tip Görülen Geçmiş Zamanın Hikâyesi
cegen elem (yemiştim)
3. Tip Görülen Geçmiş Zamanın Hikâyesi
alçu elem (alırdım)
Şimdiki Zamanın Hikâyesi
1. Tip Şimdiki Zamanın Hikâyesi
bara catkan elem (gidiyordum)
Gelecek Zamanın Hikâyesi
alat elem (alacaktım)
Geniş Zamanın Hikâyesi
turar elem (dururdum)
Gereklik Kipinin
Hikâyesi
1. Tip Gereklik Kipinin Hikâyesi
alışım kerek ele (almalıydım)
İstek Kipinin Hikâyesi
cazmak(çı) elem (yazmak niyetindeydim)
cazmak(çı) eleñ
cazmak(çı) ele
cazmak(çı) elek cazmak(çı) eleñer
cazışmak(çı) ele
Şart
Kırgız Türkçesinde “bol-” fiilinin şart çekimi ile yapılır.
Görülen Geçmiş Zamanın
Şartı
2. Tip Görülen Geçmiş Zamanın Şartı
cegen bolsom (yediysem)
3. Tip Görülen Geçmiş Zamanın Şartı
alçu bolsom (alırdım)
Şimdiki Zamanın Şartı
1. Tip Şimdiki Zamanın Şartı
bara catkan bolsom (gidiyorsam)
Geniş Zamanın Şartı
alar bolsom (alırsam)
imek ve iken Fiiliyle
Yapılan İsim Çekimi
İsim çekiminde şimdiki zamana (veya geniş zamana) şahıs
ekleri; geçmiş zamana ise eken ve ele getirilerek yapılır. Şart çekiminde ise
bolso (olsa) kelimesi kullanılır.
1. Geniş (Şimdiki) Zaman
Kırgızmın (Kırgız’ım)
Teklik 2. şahsın nezaket şekli “Kırgızsın, okuuçusuz”;
çokluk 2. şahsın nezaket şekli “Kırgızsızdar, okuuçusuzdar”dır.
Olumsuz şekli: Kırgız emesmin (Kırgız değilim), Kırgız emessiñ, Kırgız
emes; okuuçu emesbiz (öğrenci değiliz), okuuçu emessiñer, okuuçu emes.
Öğrenilen Geçmiş Zaman
Öğrenilen geçmiş zaman çekimi eken (imiş) ile yapılır.
bay ekenmin (zenginmişim)
Olumsuz şekli: bay emes ekenmin (zengin değilmişim), bay emes ekensiñ,
bay emes eken; caş emes ekenbiz (genç değilmişiz), caş emes ekensiñer, emes caş
eken
Görülen Geçmiş Zaman
Görülen geçmiş zaman ele (idi) ile yapılır.
okutuuçu elem (öğretmendim)
Olumsuz şekli: okutuuçu emes elem (öğretmen değildim), okutuuçu emes
eleñ, okutuuçu emes ele; kart emes elek (ihtiyar değildik), kart emes eleñer,
kart emes ele.
Şart
Kırgız Türkçesinde ismin şartı bolso ile yapılır. İşlek
değildir.
cakşı bolsom (iyiysem)
Yapım Ekleri
İsimden İsim Yapan Ekler
+çA, +çO: Dil
ve lehçe isimleriyle küçültme ifadeli isimler türetir: Kırgızça, Orusça (rusça),
Türkçö (Türkçe), Anglisçe (ingilizce), Türkmönçö (Türkmence), mokoço (öcü, umacı),
kıpça (ince, nefis), belçe (bel hizası), kudaça (dünür), böyrömçö (eteğin önü).
+çAk:
Küçültme ve sevgi ekidir: kelinçek (genç kadın), iniçek (kardeşcağız), kulunçak
(taycık), tüyünçök (bohça), küpçök (küçük küp), cetkinçek (genç, yetişkin).
+çAn:
Sıfat türetir: atçan (atlı, süvari), ısıkçan (ateşi yüksek), nayzaçan
(dövüşken), oorukçan (hastalıklı), ısıkçan (ateşli), mıltıkçan (tüfekli),
ötükçön (çizmeli).
+çI, +çU:
Meslek ve uğraşma ile ilgili isimler yapar: malçı (çoban), tegirmençi
(değirmenci), motorçu (motorcu), dökönçü (dükkâncı), ötükçü (kunduracı),
kasapçı (kasap), pahtaçı (pamukçu), koyçu (koyun çobanı).
+çIk, +çUk:
Daha çok küçültme eki olarak görev yapar: kölçük (gölcük), kapçık (torba), irimçik
(peynir), çalçık (bataklık), botoçuk (deve yavrusu), oyunçuk (oyuncak).
+çIl, +çUl: Bir
şeye düşkünlük ve taraftarlık belirten isimler türetir: emgekçil (çalışkan),
uykuçul (uykucu), konokçul (konuk sever), külküçül (çok gülen), kirçil (çok
kirli), Leninçil (Leninist), kapaçıl (sıkıntılı), Türkçül (Türkü seven).
+çIlIk:
Meslek ve uğraşma isimlerini belirtir: talaaçılık (bozkırcılık), kişiçilik
(insancılık), Kırgızçılık (Kırgızcılık), tuugançılık (kardeşlik), adamgerçilik
(insaniyet).
+dAş, +dOş; +tAş, +tOş; +lAş, +lOş: Eşlik, ortaklık bildirir: tilekteş (hemfikir), cerdeş (hemşehri),
atalaş (kardeş), kepteş (musahip), keñeşteş (akıldaş), sözdöş (sohbet
arkadaşı), rayondaş (hemşehri), coldoş (yoldaş), sanaalaş (fikirdaş).
+gIlt, +gUlt:
Renk adlarında benzerlik ve yakınlık ifade eden kelimeler yapar: sargılt (sarımsı),
kızgılt (kızılca), kögült (mavimsi), bozgult (bozumturak).
+IrAAk, +UrOOk:
Sıfatlarda karşılaştırma yapan bir ektir: tattuurak (daha tatlı), biyigirek
(daha büyük), kiçireek (daha küçük), cakşıraak (daha güzel), küçtüüröök (daha
güçlü).
+lIk, +lUk; +dIk, +dUk; +tIk, +tUk: Oldukça işlek bir ektir: balalık, eelik (iyelik), koyluk
(koyunluk), cıldık (yıllık), endik (enlik), körkömdük (güzellik), caştık
(gençlik), baştık (başkan), kültük (lazımlık), töştük (demir zırh). Bu ek aynı
zamanda Arapça mensubiyet (-î) ekini de karşılar: borborduk (merkezi), koomduk
(kavmî, millî), uluttuk (millî).
+lUU; +dUU; +tUU:
Sıfat türetir: paydaluu (faydalı), tokoyluu (ormanlık), daamduu (lezzetli),
akılduu (akıllı), ataktuu (ünlü), küçtüü (güçlü), kaygıluu (kaygılı).
+OO:
Sayı adlarında ortaklık, beraberlik yapan ektir: biröö (her birisi), eköö (her
ikisi), üçöö (her üçü), altoo (her altısı).
+sIz, +sUz:
Olumuzluk ifadesi taşır: caysız (yersiz), erksiz (iradesiz), küçsüz (güçsüz), suusuz
(susuz), caramsız (faydasız), esepsiz (hesapsız).
+ay:
Akrabalık, sevgi ve küçültme fonksiyonunda adlar türeten bu ek ünlü uyumuna uymaz:
agatay (ağabeycik), initay (kardeşçik), eketay (babacık), ceñetay (yengecik),
tebetay (kalpak), kementay (keçe giyim).
İsimden Fiil Yapan Ekler
+A-, +O-:
İsimlerden yapma ve olma bildiren fiiller türetir: tişe- (diş dök-), közö-
(del), keze- (nişan al-), tünö- (tüne-), orno- (yerleş-),
şatıra- (çatırda-), küçö- (güçlen-).
+Ay-, +Oy-:
İsimlerden olma bildiren fiiller türetir: tasıray- (şiş-, kabar-),
tikirey(dimdik dur-), çoñoy- (art-,büyü-), büdüröy- (pürüzlen-), köböy-
(çoğal-), azay- (azal-).
+dA-, +dO-:
İsimlerden yapma bildiren fiiller türetir: dıngılda- (çıngırda-),
meltilde(silme dol-), löküldö- (söverek üzerine atıl-),
lıpılda- (çabuk hareket et-).
+I-, +U-:
Geçişli ve geçişsiz fiiller türetir: caşı- (ağlamaklı ol-), taşı- (taş-), canı-
(yanaş-), sıltı- (hafifçe aksa-), üñü- (saplan-, del-).
+kAr-, +kOr-; +gAr-, +gOr-: İşlek değildir: başkar- (başa geç-, idare et-), sugar-
(sula), atkar- (ata bindir-), otkor- (hayvan otlat-).
+lA-, +lO-; +dA-, +dO-; +tA-, +tO-: En çok görülen isimden fiil yapma ekidir: bayla- (bağla-),
erkele- (nazlandır-, okşa-), oylo- (düşün-), ürgülö- (uyukla-, pinekle-), akırında-
(yavaşla-), ketmende- (belle-, kaz-), koldo- (kolla-), ündö- (çağır-, seslen-),
taşta- (at-), işte- (işle-), otto- (otla-), üymöktö- (yığ-, kümele-).
+lAn-, +lOn-; +dAn-, +dOn-; +tAn-, +tOn-: naçarlaş- (kötüleş-), salgılaş- (patakla-), çataktaş- (sataş-),
betteş- (yüzleş-), cooptoş- (sohbet et-), dostoş- (dostlaş-), salamdaş-
(selamlaş-), kollektivdeş- (birleş-), cüzdöş- (yüzleş-), borbordoş-
(merkezileş-).
+r- (+Ar-, +Or-, +Ir-): Vasıf isimlerinden olma bildiren fiiller türetir: agar-
(ağar-), kögör- (göğer-; morar-), bozor-(bozar-), kaygır- (kaygılan-), cañır-
(yenilen-), cakşır- (güzelleş-), kıskar- (kısal-).
+rA-, -rO-:
İşlek değildir: maara- (mele-), kamaara- (endişelen-), möörö- (böğür-),
kısıñkıra- (hafifçe sıkıştır-).
+sI-, +sU-:
İstek ve ihtiyaç bildiren fiiller türetir: sansı- (hesapsız bulun-), kişisi-
(adam yerine koy-), borsu-(porsu-), öksü- (gevşe-;
yetişeme-), erdemsi- (cesaret göster-), azgansı- (sapıt-).
+sIrA- ,+sUrA-:
Yokluk, eksiklik bildiren fiiller türetir: kansıra- (kansızlaş-), uykusura- (uykuda
sayıklama-), alsıra- (takattan düş-), elsire- (milletini özle-), cetimsire-
(kendisini yetim hisset-).
Fiilden İsim Yapan Ekler
-Ak, -Ok:
Daha çok işi veya hareketi yapanı ifade eder: konok (konuk), töşök (döşek), turak
(durak, ikamet yeri), bıçak, catak (yatak), möörök (çok böğüren).
-çAk, -çOk:
Bazı örneklerde ekin ünlüsü vurgudan dolayı uzayabilir: kemirçek (kıkırdak),
erinçeek (üşengen), tañılçak (bağ, deste), unutçaak (unutkan), könçök (kulak
memesi), bölçök (parçacık), sogonçok (topuk, pençe), maktançaak (övüngen).
-dI, -dU:
Fiilin ifade ettiği anlamla bağlantılı isimler yapar: urandı (harabe), kirindi (yabancı
aileye katılan kişi), cugundu (yapışkan şey), bölündü (parça, kısım), çabındı
(çayır), urundu (eziyet, vurma), çaçındı (dağınık).
-gA, -gO:
İşlek değildir: tabılga (veri, ganimet), debilge (hamle, gayret), ötölgö
(tazminat), cürölgö (alışkanlık), agılga (sert, kalkan).
-gAk, -gOk; -kAk, -kOk: İsim ve sıfat türetir: taygak (kaygan), ilgek (çengel),
sorgok (obur), çançkak (sancı), tepkek (kopuzun köprüsü), opkok (obur, doymaz).
-gI, -gU; -kI, -kU:
Fiilin anlamıyla bağlantılı isimler türetir: şıpırgı (süpürge), tamızgı (damlalık),
süzgü (sık dişli tarak), açıtkı (maya), iritki (kargaşalık), sasıtkı (bozuk
yumurta), külkü (gülüş), uyuku (uyku).
-gIç, -gUç; -kIç, -kUç: Nesne ve âlet adları türetir: cazgıç (yazıcı), sezgiç
(kavrayışlı, anlayışlı), kuurguç (kepçe), süzgüç (balık ağı), açkıç (açar,
anahtar), tepkiç (basamak, merdiven), tüpküç (sacayağı).
-gIn, -gUn; -kIn, -kUn: Sıfat ve isim türetir: azgın (yolunu şaşıran), kezgin
(seyahat), urgun (çok), sürgün, kaçkın (kaçak), ketkin (kaçak, kaçkın), tutkun
(esir), türkün (türlü, çeşitli).
-Iç, -Uç:
Soyut isimler türetir: süyünüç (sevinç), sagınıç (hasret), ökünüç (pişmanlık), bulganıç
(bayağı, çirkin), korkunuç (korku, tehlike), köyünüç (tasa, keder).
-k (-Ik, -Uk):
Fiilin anlamıyla bağlantılı isimler türetir: artık (daha fazla), teşik (delik),
capık (kapalı), buyruk, tüzük (düzgün, doğru), kazık (kama)
-m (-Im, -Um):
Fiilin anlamıyla bağlantılı isimler türetir: basım (baskı), aşam (lokma), bütüm
(hüküm, karar), bilim (bilgi), toktom (karar), cem (yem), ıkım (çeviklik),
kötörüm (çok zayıf, kötürüm), uyum (teşkilat, kurum).
-mA, -mO:
Aslen isim-fiil eki olan ek kimi kalıcı kelimeler de türetmiştir: tuuma (doğma;
çıplak), tizme (liste), boyomo (boyanmış, sahte), süzmö (süzme), aylanma
(girdap), münözdömö (tasvir), başkarma (idareci)
-mAk:
Aslen isim-fiil eki olan ek kimi kalıcı isimler de türetmiştir: üymök (yığın,
küme), iymek (küpe), çakmak, ilmek (çengel, kanca), çertmek
(aşık oyununun bir safhası).
-mIş, -mUş:
Aslen sıfat-fiil eki olan ek kimi kalıcı isimler de türetmiştir: turmuş
(hayat), kılmış (cinayet), cazmış (yazgı, kader), bolmuş (oluş), kıdırmış
(gezgin), körmüş (yenilik).
Fiilden Fiil Yapan Ekler
-dIr-, -dUr-; -tIr-, -tUr-: Ettirgen çatı ekidir: aldır-, bildir-, soydur- (hayvan
kestir- ), caktır- (yaktır-), keltir- (getir-), öltür- (öldür-), östür-
(yetiştir-, büyüt-), kaltır- (bırak-).
-gIlA- ; -kIlA-:
İşin hareketin, tekrarlandığını ve sıkça yapıldığını belirtir: muştagıla-
(durmadan vur-), tartkıla- (çekip dur-), keskile- (kesip dur-), çapkıla- (vurup
dur-), tepkile- (tekmele-).
-gIz-,-gUz-; -kIz-,-kUz-: Ettirgen çatı ekidir: algız- (aldır-), kirgiz- (girdir-),
turguz- (kaldır-), cürgüz- (yürüt-), catkız- (yatır-), cetkiz- (ulaştır-),
kütküz- (beklet-).
-l- (-Il-, -Ul-):
Edilgen çatı ekidir: cazıl- (yazıl-), cabıl- (örtül-), beril- (veril-), cetil-
(varıl-), tögül- (dökül-), toktol- (dur-, durul-), koşul-
(katıl-), koldonul- (kullanıl-).
-n- (-In-, -Un-):
Fiillerde dönüşlülük yapan ektir: kirin- (suya gir-, yıkan-), muun-
(boğul-), karan- (bakın-), ötün- (rica et-), urun- (çarp-),
sögün- (sövün-), körün- (görün-), cuun- (yıkan-), süylön- (azarla-), taşın-.
-r- (-Ir-, -Ur-):
Ettirgen çatı ekidir: kaçır-, uçur-, citir- (yitir-), bütür- (bitir-), batır-, katır-
(katılaştır-).
-ş- (-Iş-, -Uş-):
İşteş çatı ekidir: attanış- (birlikte ata bin-), birgeleş- (birleş-), körüş-
(görüş-), uçuraş- (karşılaş-, selamlaş-), keliş- (anlaş-), karaş- (bakış-),
çabış- (birlikte ot biç-).
-t- (-It-, -Ut-):
Ettirgen çatı ekidir: sanat- (saydır-), kanat-, bayıt- (zenginleştir-), ürküt-,
semirt- (beslet-), cogolt- (kaybet-).
Sıfat-Fiiller
Nesnelerin geçici hareket vasıflarını karşılayan fiil
şekilleridir. Kırgız Türkçesinde başlıca sıfat-fiiller şunlardır:
-Ar, -Or, -r:
Geniş zaman sıfat-fiilidir: keler çak (gelecek zaman), bolor iş (olacak iş), uçar
kuş, cürör col (yürünecek yol), kele cürör kişi (gelecek kişi), körör kün
(görecek gün), körör köz (görür göz), kiyer kiyim (giyilecek elbise).
-bAs, -bOs; -pAs, -pOs: -Ar, -Or, -r ekinin olumsuzudur: aytılbas sır (söylenmez
sır), bolbos iş (olmayacak iş), cañılbas caak (yamulmaz çene), müdürülbös tuyak
(sürçmez toynak), añdışbas abısın (beklenmeyen gelin), acıraşpas dos (ayrılmaz
dost), oksoşpos (benzeşmez), öçpös ülgü (sönmez ülkü).
-gAn, -gOn; -kAn, -kOn: Geçmiş zaman sıfat-fiilidir: algan(alan), bergen (veren),
calkoolongon (tembelleşmiş), komuz çertken (kopuz çalan), kolxozdo bolgon
cañılıktar (kolhozda olan yenilikler), mezgilsiz oygongon baladay (zamansız
uyanan çocuk gibi), ölgön arstandan tirüü çıçkan artık. (Ölmüş arslandan diri
sıçan daha iyidir), süygön cigitiñiz (sevdiğiniz genç), sandalıp cürgön bir
eşek (başıboş gezen eşek), ötkön sezon (geçen sezon).
-OOçU, -UUçU, -çU:
Geniş zaman sıfat-fiilidir: cabıluuçu (kaplayan, örten), çıguuçu (çıkan), oygo
aluuçu iş (düşünülen iş), saktooçu (saklayan, koruyan), iştelüüçü işteer (yapılacak
işler), sıylooçu (ağırlayan, ikram eden), es alçu uçur (dinlenecek zaman),
aytıp berçü söz (söyleniverecek söz), ortodo turuuçu çoñ stol (ortada duran
büyük masa), şaarga ketüüçü şosse col (şehire giden şose yol).
-A, -O; -y elek:
Gelecek zaman sıfat-fiil ekidir: kele elek caş bala (henüz gelmemiş olan genç
çocuk), baştay elek sabak (henüz başlalmamış olan ders), iş cüzünö aşa elek
okuya (henüz gerçekleşmemiş olay), tuuy elek uy (henüz doğmamış inek).
-GIs, -GUs:
İşlek olmayan gelecek zaman sıfat-fiilidir: tabılgıs kişi (bulunmayacak kişi),
unutulgus dos (unutulmayacak dost), köz körgüs, kulak ukkus cak (göz
görmeyecek, kulak işitmeyecek yer).
Zarf-Fiiller
Zarf-fiiler şahsa ve zamana bağlanmadan mücerret hareket
hâli bildiren fiil şekilleridir.
Kırgız Türkçesindeki zarf-fiil ekleri şunlardır:
-A, -O, -y:
Tekrar gruplarında ve birleşik fiil yapımında kullanılır: bara bara (gide
gide), süylöy süylöy (konuşa konuşa), cıgıla tura (düşe kalka), çıga ber-
(çıkıver-), Sabak bütö (ders bitince), cılmaya karadı (gülerek baktı), bara
bara çeçiler (giderek çözülür), dos küydürö aytat, duşman küldürö aytat (dost
yakarak söyler, düşman güldürerek söyler), can kıynalbay,
cumuş bütpöyt (can üzülmeden iş bitmez), şektene karadı
(şüphelenerek baktı).
-ArdA, -OrdO; -rdA:
Kullanımı yaygın değildir: içerde (içerken), bararda (giderken), külördö
(gülerken), keleriñde (geldiğinde), şaardan çıga bererde (şehirden çıkarken),
nanüştösün içerde (kahvaltısını yaparken).
-bAstAn, -bOstOn:
Tarz bildiren bir zarf-fiil ekidir: unçukpastan (ses çıkarmadan), albastan
(almadan), berbesten (vermeden), körböstön (görmeden), oynoboston (oynamadan),
Marca esüçün cıybastan (Marca şaşkınlığını atamadan), Akbara azuusun salbastan
(Akbara dişlerini batırmadan), siz aytpastan murun (siz söylemeden önce)
-gAnçA ; -kAnçA:
Zaman sınırlaması yapar: kelgençe (gelinceye kadar), oturganca (oturuncaya
kadar), bergençe (verinceye kadar), Ürümçügö cetkençe (Urumçi’ye yetişinceye
kadar), maktagança bar ekensin (övdükleri kadar varmışsın).
-gAndA ; -kAndA: İş
ve hareketin zamanını bildirir: barganda (gittiğinde), kelgende (geldiğinde,
gelince), ketkende (gittiğinde, gidince), açkanda (açtığında), Oorukanadan
çıkkanda (hastaneden çıktığında), cagımsız sözdü ukkanda
(yakışıksız sözü duyduğunda), uluu adam menen süylöşköndö (ulu kişi ile
konuştuğunda)
-gAnI, -gOnU; -kAnI, -kOnU: Maksat, zaman sınırlaması ve işin olmak üzere olduğunu
bildirir: alganı (almak için, alalı), bilgeni (bilmek için, bileli), körgönü
(görmek için, göreli), açkanı (açmak için, açalı), tüşkönü (inmek için, ineli),
uçuraşkanı (selamlaşmak için), Şaardı kıdırganı ketişti (Şehri gezmek için
gittiler), Alar ketip kalganı üç cıl boldu
(Onlar gideli üç yıl oldu), Kelgeni catışat (Gelmek
üzereler).
-gIçA, -gUçA; -kIçA, -kUçA: Zaman bildirir: algıça (alıncaya kadar), ölgüçe (ölünceye
kadar), ketkiçe (gidinceye kadar), açkıça (açıncaya kadar), apam kelgiçe (annem
gelinceye kadar), ceter cerime cetkiçe (gideceğim yere yetişinceye kadar).
-mAyInçA, -mOyUnçA:
Zaman bildirir: almayınça (almadan), cetmeyinçe (ulaşmadan), aytmayınça
(söylemeden), bolmoyunça (olmadan), körmöyünçe (görmeden), apam kelmeyinçe
(annem gelmeden), öz közüm menen körmöyünçö (kendi gözlerimle görmeden).
-p (-Ip, -Up):
İşlek bir zarf-fiil ekidir: alıp, kelip, körüp, okup (okuyup), saktap
(saklayıp, koruyup). “m” ile biten fiillerde ekin ünlüsü düşer, fiilin ünlüsü
uzar: tamıp > taamp (damlayıp), emip > eemp (emip), kömüp > köömp
(gömüp), cumup > cuump (yumup).
“p” ile biten fiillerde, ekle fiil kaynaşarak fiilin ünlüsü
uzar: çapıp > çaap (koşup), tapıp > taap (bulup), tepip > teep
(tepip), öpip > ööp (öpüp).
Hareket Adları
(İsim-Fiiller)
Kırgız Türkçesinde hareket adları iki türlü ekle yapılır.
1. -v: Diğer Türk
lehçelerinde -v şeklinde olan bu ek Kırgız Türkçesinde düşer ve kendisinden
önce gelen ünlü uzar. Bu ek mastar ekidir: baruv > baruu (gitmek), kelüv >
kelüü (gelmek), kıynav > kıynoo (eziyet etmek), cıynav > cıynoo
(toplamak), süyüv > süyüü (sevmek), karav > karoo (bakmak), cazuv >
cazuu (yazmak).
2. -ş (-Iş, -Oş, -Uş): Bu ek
diğer Kıpçak grubu lehçelerinde olduğu gibi Kırgız Türkçesinde de hareket adı
yapan bir ektir: soguş (çarpma), olturuş (oturuş), okuş (okuma, okuyuş), süylöş
(konuşma), cürüş (yürüyüş), uruş (vuruş), barış (varma, varış) atkarılış
(başarma, icra etme), ceş (yeme, beslenme).
Kelime Türleri
Zamirler
a. Kişi zamirleri
Kişi zamirleri Türkiye Türkçesindeki gibidir, sadece küçük
ses değişiklikleri vardır: men, sen, al, biz, siz, alar.
Teklik 2. şahısta nezaket ifadesi için “siz”, çokluk 2.
şahısta nezaket ifadesi için “sizder” kullanılır. Şahıs zamirlerinin hâl
ekleriyle birlikte kullanımı şöyledir:
Dönüşlülük Zamiri
Kırgız Türkçesinde dönüşlülük zamiri “öz”dür: özüm (kendim), özüñ, özü, özübüz,
özüñüz, özdörü/özülörü).
Süygöndügüm üçün
künöölösöñ özüñ bil. (Sevdiğim için
ayıplayacaksan, kendin bilirsin).
İşaret Zamirleri
Kırgız Türkçesindeki işaret zamirleri şunlardır: bu, bul (bu), uşul (şu),
uşu (şu), al (o), oşol (şu), tigi (o), beriki (şu,
şuradaki), tigil (o), bular (bunlar), oşolor (onlar), uşular
(şunlar), tigiler (onlar), tee (şu), teetegi (şu, şuradaki).
Belirsizlik Zamirleri
Kırgız Türkçesindeki belirsizlik zamirleri şunlardır: biröö
(biri), kimdir biröö (biri), kee biröösü (bazısı), bir
nerse (bir şey), alda kanday (nasıl
olduğu bilinmeyen), baarı (hepsi, herkes), bardıgı (hepsi), camı
(hepsi), bütkül (bütün), eçteme (hiçbir şey), barça (bütün), eç kim (hiç kimse), eç nerse (hiçbir şey), eç
kaçan (hiçbir zaman), tükünçö (filanca).
Soru Zamirleri
Kırgız Türkçesindeki belli başlı soru zamirleri şunlardır:
kim, ne, emne (ne), kanday
(nasıl), kaysı (hangi), kança
(ne kadar), neçe (ne kadar).
Sıfatlar
Niteleme Sıfatları
tuura sözdü kişi
(açık sözlü kişi), körktü küz (güzel sonbahar), kümüş küzgü (gümüş ayna), üylü
adam (evli adam), eski cündör (eski
yünler), cakşı kişi (iyi kişi), çoñ kubanıç (büyük kıvanç) vs.
Belirtme Sıfatları
1. İşaret Sıfatları: bu, bul (bu), uşul (şu),
uşu (şu), al (o),
oşo(l) (şu, işbu), tigi(l) (şu).
2. Sayı Sıfatları
a. Asıl Sayı Sıfatları: Küçük ses değişiklikleri dışında Türkiye Türkçesi ile
aynıdır: Bir, eki, üç, tört, beş, altı, ceti, segiz, toguz, on, cıyırma
(yirmi), otuz, kırk, elüü (elli), altımış (altmış), cetimiş (yetmiş), seksen,
tokson, cüz, miñ (bin), million, milliard.
b. Sıra Sayı Sıfatları: Asıl sayı sıfatlarının üzerine -ınçı, -inçi, -unçu, -ünçü
ekleri getirilerek yapılır: birinçi, altınçı, kırkınçı (kırkıncı), ekinçi
(ikinci), üçünçü, cetinçi (yedinci), otuzunçu.
c. Kesir Sayı Sıfatları: Kırgız Türkçesinde kesir sayı sıfatları ayrılma hâl ekiyle
yapılır: ekiden bir (ikide bir), törttön eki (dörtte iki), toguzdan tört (dokuzda
dört). Şu örneklerde de kesir sayı ifadesi vardır: carım alma (yarım elma),
çeyrek saat (çeyrek saat).
d. Üleştirme Sayı
Sıfatları: Üleştirme sayıları üst üste
getirilen iki sayıdan ikincisinin ayrılma hâli eki almasıyla yapılır: altı
altıdan (altışar), beş beşten (beşer), eki ekiden (ikişer), üç üçtön (üçer),
ceti cetiden (yedişer), tört törttön kalem (dörder kalem).
3. Belirsizlik Sıfatları: kee bir (bazı), ayrım (bazı), ayrıkça köp
(hayli), eç (hiç), cetişerlik (birçok), bir-az
(biraz), bir top (birkaç, epey), köp (çok), neçe
(nice), bir neçe (birkaç), bir katar (bir
takım).
4. Soru Sıfatları: kaysı (hangi), kanday (hangi), kança
(kaç), neçe (kaç), neçençi (kaçıncı), kançançı kaçıncı)
Zarflar
a. Zaman Zarfları: bügün (bugün), bıltır (geçen yıl), erteñ (yarın), murun (önce,
eskiden), eç kaçan (hiçbir zaman), tün (gece),
kündüz (gündüz), kiyin (sonra),
dayım (daima), kışında, cayda
(yazın), keç/keçinde (akşam), ar dayım (her zaman).
b. Yer-Yön Zarfları: mında (burada), al cerde (orada), uşul cerde
(şurada), tömön (aşağı), cogoru (yukarı), içkeri (içeri),
tışkarı (dışarı), ilgeri (ileri), art cak
(geri), astı (alt), üst, mañday cak (karşı), öyüz (öte).
c. Nitelik (Durum)
Zarfları: daroo
(derhal, hemen), kokustan (birden), kütüüsüzden (birdenbire), birge
(birlikte), mıktı (güzel, iyi, sağlam), macbur
bolgonduktan (mecburen), aşıgış (acele), akırın (yavaş), uşunday
(şöyle), baçım (tez), anday
(öyle), mınday (böyle), betme-bet
(yüzyüze), arañ (zorla), bekerge (boşuna).
d. Miktar Zarfları: az, eñ (en), dalay (pek
çok), köp-köptön (çokça), ayabay (pek çok), abdan
(çok), dagı (daha), az-azdan
(azar azar), saal (azıcık), ança-mınça (biraz), bir-az (biraz), köp (çok), cakşı (gayet), boluşunca
(oldukça).
e. Soru Zarfları: kanday (nasıl), emne üçün (niye, niçin), kaçan (ne zaman),
emne/emnege/nege (niçin, niye), emnelikten
(niçin), kantip (nasıl), kaysı kezde (ne zaman), kança (ne
kadar, kaç), kançalık (ne kadar).
Edatlar
a. Duygu Ünlemleri: ee (ha, işte, ya), oh, botom
(vay), oy çirkin oy (vay gidi vay), apey (aboo), tek (dur
hele), aldey-aldey (hu-huu), i/ii (aa), a/aa
(aa), o (ah), oy (oy, vay), ay (ay, vay).
b. Seslenme Ünlemleri: a (hey), ay (hey), e (ey, hey), ey, i/ii (hey), o (hey),
oy (oy, hey).
c. Sorma Ünlemleri: için kana (hani)
kelimesi kullanılır; Kana, kelgen cok.
(Hani, gelmedi?).
d. Gösterme Ünlemleri: mına (işte), mınakey (işte), tee
(ta).
Mına bul kişi ayttı. (İşte bu kişi söyledi).
e. Cevap Ünlemleri: ooba (evet), cok (yok, hayır), albette (elbette), ariyne (elbette), sözsüz
(şüphesiz, elbette), makul (tamam), ıras (doğru), carayt
(doğru, uygun), mümkün (tamam, olur).
Bağlaçlar
a. Sıralama Bağlaçları: cana (ve), menen (ile), da (ve).
b. Denkleştirme Bağlaçları: ce (veya, ya da), caki (veya, ya da), ce bolboso
(veyahut da).
c. Karşılaştırma
Bağlaçları: da
(da), da...da, arı...arı (bazı...bazı), ce ... ce (ya ... ya), arı ...
arı (hem ... hem), narı ... narı (hem ...
hem), ...da ...da, meyli ... meyli (ister), ne
... ne.
d. Cümle Başı Bağlaçları: antkeni (çünkü), antkeni menen (ancak), ce
(yoksa), ce bolboso (yoksa), balkim (belki), degen menen (bununla
birlikte), körsö (meger), lekin (lakin), oşentsa da (böyle olsa da, buna rağmen), oşonduktan (bu yüzden), sebebi (çünkü), a tügül (hatta), al emi
(ama), andıktan (bu yüzden), birok (fakat), eger (eğer), ele
(sadece).
e. Sona Gelen Bağlaçlar: da (dahi, bile), bolso (ise), dagı
(dahi, bile, yine), dele/dale (dahi, bile,
hele), ele (da, da, daha), eken (ki, acaba).
3. Son Çekim Edatları
a. Yalın ve ilgi
halinden sonra kullanılanlar: arkıluu (sayesinde), sımak
(gibi), üçün (için), tuuraluu (hakkında), cönündö (hakkında), söröy
(gibi), şekildüü (gibi), çalış (gibi), sıyaktuu (gibi), sımal (gibi), sıñar
(gibi), menen (ile), sayın
(her, -dıkça), boyu, boyunca (boyunca,
doğrultusunda), boydon (gibi, şekilde).
b. Yönelme halinden
sonra kullanılanlar: caraşa (göre), cete
(kadar), karay (doğru), maal
(doğru), taman (doğru), deyin
(değin, kadar), çeyin (kadar), deyre (kadar), karaganda
(nazaran), karata (göre).
c. Ayrılma halinden
sonra kullanılanlar: başka, beri, arı (öte, öteye), narı
(başka,
sonra, öte), soñ (sonra), aşa
(aşkın, fazla), aşık (aşkın, fazla), aşuun
(aşkın, fazla), baştap (beri), özgö (başka), beter (beter, fazla), bölök (başka), kiyin
(sonra), körö (göre), murun
(önce), murda (önce), tışkarı
(haricinde), erte (önce), ilgeri (evvel).
Ünite 8
Kırgız Türkçesi Alfabe
ve Metin Örnekleri
Сүйлөшмө - Süylöşmö -Konuşmalar
-Тaaнышып aлaлы.
-Taanışıp alalı.
-Tanışabilir miyiz?
-Aты(ныз) ким? Фaмилия(ңыз)?
-Atı(nız) kim?
Familiya(ñız)?
-Adın(ız) ne? Soyadın(ız)?
-Улутуң(уз) ким?
-Ulutuñ(uz) kim?
-Hangi millettensin(iz)?
-Кaнчa жaштa(сыз)?
-Kança caşta(sız)?
-Kaç yaşındasın(ız)?
-Кaйсы тилде сүйлөй aлaсыз?
-Kaysı tilde süylöy
alasız?
-Hangi dili konuşabiliyorsunuz?
-Aнглис тилинде сүйлөй aлaм.
-Anglis tilinde süylöy
alam.
-İngilizce konuşabiliyorum.
-Мен сизди кaчaн көрө aлaмын?
-Men sizdi kaçan körö
alamın?
-Ben sizi ne zaman görebilirim?
-Тaмaктaндыныз бы?
-Tamaktandınız bı?
-Yemek yediniz mi?
-Елигиче тaмaктaнa
элекмин.
-Eligiçe tamaktana
elekmin.
-Henüz yemedim.
-Жүрүнүз, бирге түштөнөлү.
-Cürünüz, birge
tüştönölü.
-Yürüyün, birlikte yiyelim.
-Кaнжa жaштaсыз?
-Kanca caştasız?
-Kaç yaşındasınız?
-Мен жыйырмaдaмын.
-Men cıyırmadamın.
-Ben yirmi yaşındayım.
-Биз бирдей жaштaбыз.
-Biz birdey caştabız.
-Biz aynı yaştayız.
-Мен сизди эртен көрө aлaр бекемин?
-Men sizdi erten körö
alar bekemin?
-Ben sizi yarın görebilir miyim?
Биздин Үйбүлө
Биздин үйбүлө чоң. Чоң aтaм менен чоң энем (aпaм) aйылдa турушaт. Биз шaaрдa
турaбыз. Үйдө беш киши бaр. Aтaм, aпaм, эжем, иним жaнa мен.
Тaякем менен тaaжеңем Жaлaлaбaттa. Aлaр журнaлист. Тaякем рaдиодо кaбaрчы.
Тaaжеңем облaсттык гезитте иштейт.
Aтaмдын иниси көлдө иштейт. Aл - сaясaтчы. жеңем - мугaлим. Aлaрдын бир
кызы, бир уулу бaр.
Bizdin Üybülö
Bizdin üybülö çoñ. Çoñ
atam menen çoñ enem (apam) ayılda turuşat. Biz şaarda turabız. Üydö beş kişi
bar. Atam, apam, ecem, inim cana men.
Tayekem menen taaceñem
Calalabatta. Alar jurnalist. Tayekem radiodo kabarçı.
Taaceñem oblasttık
gezitte işteyt.
Atamdın inisi köldö
işteyt. Al - sayasatçı. Ceñem - mugalim. Alardın bir kızı, bir uulu bar.
Bizim Aile
Bizim aile geniştir. Dedem ile ninem köyde yaşıyorlar. Biz
şehirde yaşıyoruz. Evde beş kişi var. Babam, annem, ablam, kardeşim ve ben.
Dayım ile teyzem Calalabat’tadırlar. Onlar gazetecidirler.
Dayım radyoda habercidir.
Teyzem bölge gazetesinde çalışıyor.
Babamın kardeşi gölde çalışıyor. O, siyasetçidir. Yengem
öğretmendir. Onların bir kızı, bir oğlu var.
Мончодо
Aпенди менен Темирлaн
мончого бaрыптыр.
- Мен жөн эле киши болсом, кaнчa сом болмокмун? - дейт эмир Темир.
- Элүү теңге - деп, Aпенди шaр жооп берди.
- Эй, aкмaк! Эмне деп дөөрүп турaсың? Менин үстүмдө кийген кийимим элүү
теңге! - деп өкүмдaр кaaрлaнa бaкырaт.
Aпенди aкырын гaнa?
- Мен деле ошо кийген
кийимиңдин бaaсын aйттым - деп жооп бериптир
Monçodo
Apendi menen Temirlan
monçogo barıptır.
- Men cön ele kişi
bolsom, kança som bolmokmun? - deyt emir Temir.
- Elüü teñge - dep,
Apendi şar coop berdi.
- Ey, akmak! Emne dep
döörüp turasıñ? Menin üstümdö kiygen kiyimim elüü teñge!
- dep ökümdar kaarlana
bakırat.
Apendi akırın gana?
- Men dele oşo kiygen
kiyimiñdin baasın ayttım - dep coop beriptir.
Hamamda
Nasrettin Hoca ile Temurlenk hamama gitmişler.
-Ben basit bir insan olsam kaç som ederdim? der, Emir Timur.
-Elli tenge, diyerek Nasrettin Hoca hemen cevap verdi.
-Ey ahmak! Ne sayıklayıp duruyorsun? Benim üzerimdeki elbise
elli tenge, diyerek hükümdar kızgın bir şekilde bağırır.
Nasrettin Hoca yavaşça;
-Ben de zaten bu elbisenin fiyatını söyledim, diye cevap
verir.
Конок
Бир кедей aттуу-бaштуу
кишилер бaргaн бир үйгө конокко чaкырылып кaлaт. Aл дaсторконго
отургaндa, үй ээси бaйлaрдын aлдынa чоң-чоң бaлыктaрды, өзүнүн aлдынa болсо, кичинекей бaлыктaрды койгонун көрүп, aбдaн ызaлaнaт дa, бaлыктaрдын бирөөнү колунa aлып, кулaгынa бир нерселер шыбырaй бaштaйт. Aны көргөн коноктор тaң кaлып, эмне кылып жaткaнын сурaшaт.
Aндa aл: “Менин aтaм
бaлыкчы болчу. Күндөрдүн биринде деңизге чөгүп кеткен эле. Мен бул кымындaй бaлыктaн aны көрүп-көрбөгөнүн сурaсaм: “Мен aзыр кичинекеймин, aны бaшкa
тaбaктaрдaгы чоң бaлыктaрдaн сурaсaң, aлaр менден чоң, көптү көргөн, көптү билишет. Бaлким сенин aтaңды көрүшкөндүр деди.” дейт.
Үй ээси бул колундa жок кембaгaлды жaкшы сыйлaбaгaны үчүн aбдaн уят болуп, aгa дa чоң бaлык тaрткaн экен.
Konok
Bir kedey attuu-baştuu
kişiler bargan bir üygö konokko çakırılıp kalat. Al dastorkongo oturganda, üy
eesi baylardın aldına çoñ-çoñ balıktardı, özünün aldına bolso, kiçinekey balıktardı
koygonun körüp, abdan ızalanat da, balıktardın biröönü koluna alıp, kulağına bir
nerseler şıbıray baştayt. Anı körgön konoktor tañ kalıp, emne kılıp catkanın
suraşat.
Anda al: “Menin atam
balıkçı bolçu. Kündördün birinde deñizge çögüp ketken ele. Men bul kımınday
balıktan anı körüp-körbögönün surasam: “Men azır kiçinekeymin, anı başka
tabaktardagı çoñ balıktardan surasañ, alar menden çoñ, köptü körgön, köptü
bilişet. Balkim senin atañdı körüşköndür dedi.” deyt.
Üy eesi bul kolunda cok
kembagaldı cakşı sıylabaganı üçün abdan uyat bolup, aga da çoñ balık tartkan
eken.
Metinde Geçen Kimi
Kelimelerin Karşılıkları
kedey:
yoksul / şıbıra-: fısıldamak / attuu-baştuu: belli başlı / tañ
kal-: şaşırmak
dastorkon:
sofra / kımınday: minik, küçük / ee: iye, sahip / azır:
şimdi, henüz / çoñ: büyük, iri / kembagal: yoksul / kiçinekey:
küçücük, küçük / abdan: çok, gayet
sıyla-:
ağırlamak, saygı göstermek / ızalan-: gücenmek
uyat / bol-: utanmak
-Kitap bitti-
sahiplenip korumaya ve yüceltmeye çalıştığımız arap dini ve kültürü , bizi bizlikten uzaklaştırarak ve ulusallığımızı yok ederek ne yazık ki ortaya atılan var olma ve güçlenme masallarına dayanak olarak kullanılması umutsuz bir üzüntüye boğmaktadır.
YanıtlaSilkonok metninin türkçesi yok mu
YanıtlaSil