30 Aralık 2019 Pazartesi

Ömer Seyfettin - Meh-mâ-emken

Meh-mâ-emken

On beş, yirmi sene evvel ordunun manzarası ne lâtifti!
Yüzbaşım kendi misline delil olarak daima “Meh-mâ-emken”i gösterirdi. Meh-mâ-emken’in asıl ismi Ali Efendi’ydi.

Israr ettim. Nihayet dayanamadı. Alayda başkalarına söylemeyeceğime benden söz aldı. Meh-mâ-emken lâkabının sebebini anlattı.
Bir gün annem beni Sümbül Efendi’ye götürdü. Türbeye üzüm koyduk. Bir hafta sonra ben almağa gittim. Gelirken yolda dayanamadım, hepsini yedim.
Yine bir gün annem beni Eyüp Sultan’a götürdü. Türbedar ağzıma anahtarı soktu. Sağa sola çevirdi. Ağzımda bir ekşilik peyda oldu. Yere şak diye tükürmeyeyim mi?
Ondan sonra ben mankafa oldum.
Zaman, Sayı: 416, 5 Temmuz 1335/1919, s. 2.


(Özet değildir)
Ömer Seyfettin, Bütün Hikâyeleri (Hazırlayan: Hazırlayan: Nâzım Hikmet Polat), Yapı Kredi Yayınları, 2. Baskı, 2015, İstanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder