Bir Temiz Havlu Uğruna
“Balık istifi” denilen o kımıldanmaz, o nefes almaz
kalabalıkla taşacakmış gibi dolu olan Şirket vapurunun kenarında (…) dertleşiyorduk!
Başka milletlerin elinde olsa, bizim içinde yalnız sıkıntı
duyduğumuz bu eğlencesiz, bu zevksiz, bu neşesiz İstanbul, kim bilir nasıl bir
dünya cenneti olurdu?
(evlilik hikâyesini anlatıyor) Fakat düşünün, hayatımın en
mühim emeline annemin bir aptesti hâkim oldu. Talihimi bir temiz havlu temin
etti. Evet, ben bir temiz havlu uğruna yandım. Bir temiz havlu uğruna...
(Ömer Seyfettin, Bütün
Eserleri II, Üç Harf Yayıncılık, 2009, s. 56-62)
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder