Gayet Büyük Bir Adam
Hürriyet ilân olunduğu vakit ben İzmir’de idim.
Türkiye’de benden başka embriyoloji ilminde ihtisas kazanmış
kimse yoktu.
Çorbayı içtikten sonra çıkarken elimi cebime soktum. Ancak
bir çeyrek bulabildim.
Korkma usta, şimdi paranı vereceğim
Üzerimde beş sene evvel iki kuruşa aldığım bir cep cüzdanı
vardı.
“İşte sana bir rehin!” dedim. “Bir liradan fazla eder.”
Mesele çatallaştı.
Hiç bir kuruş için adamın ceketi çıkartılır, yeleği
arkasından alınır mıydı?
Hayatta niçin para ve menfaatten böyle nefret etmeli? Eğer
ilim için bu budalalık lâzımsa ben bütün embriyolojiye ait notlarımı yırtar,
meydana atılarak “Cahilim, yahu ben de cahilim!” diye haykırmağa başlardım.
Hâlbuki işte hürriyet ilân edildi.
Evet, ben İstanbul’a gitmeliydim. Şan, şöhret, sâmân beni
orada bekliyordu.
Safahât-ı Şiir ve
Fikir, Sayı: 2, 20 Mart 1330/3 Nisan 1914, s. 30-32.
…
(Özet değildir)
…
Ömer Seyfettin, Bütün Hikâyeleri (Hazırlayan: Hazırlayan:
Nâzım Hikmet Polat), Yapı Kredi Yayınları, 2. Baskı, 2015, İstanbul
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder