Sultanlığın Sonu’ndan
Büyük zelzele İstanbul’u alt üst etmişti!
Şimdi yerinde yeller esen, şimdi yerinde havuzlu viran bir
arsa, bir baldıran tarlası kalan bu ev, kaymakam Mahmut Bey isminde çoktan
ölmüş bir adamındı.
Ölünce bütün mahalle ağladı. Kazandığı hürmet konakla
beraber kızına miras kaldı.
Zelzele evleri yıkınca Fatma Hanım konağının büyük bahçesini
bütün mahalleliye açtı.
Sabri bir hafta içinde bahçeyi düğün yerine çevirdi.
Anneciğinin ölümünü unutmuştu. Hatırlatanlara, “Dünyaya kim kazık dikecek?
Bugün varsak yarın yokuz!” derdi. Son zamanlara kadar hiç münasebette
bulunmadığı mahallenin akşamcıları, şimdi aziz arkadaşlarıydı.
Fatma Hanım, “Zavallının felâketi büyük! Dâr-ı dünyada
kimsesi kalmadı, ne yapacağını bilmiyor!” der. Sabri’nin coşkunluğunu hoş
görürdü.
…
Ali Canip Yöntem, Ömer
Seyfeddin – Hayatı, Eserleri, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1947, s. 107-110.
…
(Özet değildir)
…
Ömer Seyfettin, Bütün Hikâyeleri (Hazırlayan: Hazırlayan:
Nâzım Hikmet Polat), Yapı Kredi Yayınları, 2. Baskı, 2015, İstanbul
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder