20 Şubat 2015 Cuma

Sehî Bey - Heşt Behişt

Sehî Bey - Heşt Behişt
Şair ve Anadolu sahasındaki ilk tezkirenin yazarı olan Sehî Bey Edirne’de doğdu. Latîfî tezkiresindeki kayda dayanarak doğum tarihinin 873-875 (1466-1468) yılları arasında olduğu söylenebilir.
Asıl adı belli değildir. Abdullahoğlu denmesine bakılırsa devşirme olduğu söylenebilir.
Necatî Bey’in yanında yetiştiği ve hayatı boyunca da onun çevresinden hiç ayrılmadığı biliniyor. Evliya Çelebi’ye göre (Seyâhatnâme 1, 347) Necatî Bey’in damadıdır.
Sultan Bayezid’in oğlu şehzade Mahmut’un Manisa valiliği zamanında Manisa’ya gitti.
Daha sonra da şehzadeliği sırasında Kanunî’ye divan kâtibi oldu.
Kanunî, padişah olunca Edirne’de küçük bir tevliyet hizmetine geçti (tevliyet = vakıf işleri görevi).
Hayatının son 30 yılını Edirne’de yalnızlık içinde mütevellilik maaşıyla geçirdi. Burada iken tezkiresini yazdı. Dâr-ül hadis mütevellisi iken 1538’te tezkiresini tamamlayarak Karaboğdan seferi dönüşü Kanunî’ye sundu.
1548 yılında Edirne’de seksen yaşını aşmışken öldü.

Eserleri
Sehî Bey, divan sahibi bir şair olmasına rağmen gerek kendi devrinde gerekse vefatından sonra şairliği rağbet görmemiştir, daha çok tezkiresiyle tanınır.
Bir ön sözle başlayan divân; kasideler, gazeller, kıt’alar, murabba’lar, tarihler ve çeşitli latifelerden oluşmaktadır. Divân’ın bilinen bir nüshası Paris’te Bibliotheque Nationale, Mss. Turcs, Supplement, nr.360’ta bulunmaktadır.

Heşt Behişt (1538): Anadolu sahasında şairler tezkiresi yazma geleneği, Sehî Bey’in 1538 yılında Edirne’de tamamladığı Tezkire-i Sehî olarak da bilinen Heşt Behişt ile başlar. Eser, bir ön söz, her birine behişt (cennet) adı verilen sekiz tabaka ve bir hatimeden meydana gelmiştir.
Şairlerin sıralanmasında herhangi bir tertip gözetilmemiştir.
Model olarak Ali Şir Nevayî’nin Mecalisü’n-nefais’ini almıştır. Bunu da eserinin ön sözünde açıklamıştır.
Tabakaların içeriği:
1. Tabaka: Devrin padişahı Kanunî Sultan Süleyman (Muhibbî).
2. Tabaka: Başlangıçtan Kanunî Sultan Süleyman’a gelinceye kadar şiir yazmış padişah ve şehzadeler (6 şair).
3. Tabaka: Vezir, kazasker, defterdar, nişancı, beylerbeyi gibi devlet büyükleri (28 şair).
4. Tabaka: Bilgin şairler (17 şair).
5. Tabaka: Sehî Bey’den önce yaşamış ve ölmüş şairler (34 şair).
6. Tabaka: Sehî Bey’in gençliğinde ün yapmış olan, birçoğu ile tanışma fırsatı bulabildiği şairler (61 şair).
7. Tabaka: Eserin yazıldığı tarihte hayatta bulunan ünlü şairler (39 şair).
8. Tabaka: Eserin yazıldığı sırada yeni yeni duyulmaya başlanan, Sehî’nin kabiliyetli bulduğu “nev-heves”, genç sairler (55 şair).

Heşt Behişt’te bulunan 241 şair hakkında fazla bilgi verilmemiş; hayatları kısaca anlatıldıktan sonra, şiirleri ve sanatları konusunda birkaç söz söylenmiş ve örnek olarak şiirlerinden bir ya da birkaç beyit alınmıştır. Değerlendirmeleri çoğu kez yüzeyseldir. Dili süs ve özentiden uzak, sade ve açıktır.

Heşt Behişt’in en önemli tarafı, Osmanlı Devleti sınırları içinde yetişen şairleri ilk kez bir tezkire halinde toplaması ve böylece birçok şairi unutulmaktan kurtarmasıdır. Tezkire, Osmanlı edebiyatının ilk devirlerindeki şairlerin çoğu hakkında bilgi veren tek kaynaktır.

16. asırdaki Türk Dili, Osmanlı Türkçesi’nin ilk ürünlerinin verildiği bir geçiş dönemi olarak addedilebilir. Klasik üslûbun başlangıcı olan bu dönemde nesirle yazılmış olan ilk eser Heşt-Behişt’tir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder