26 Ocak 2020 Pazar

Ömer Seyfettin - Keramet

Keramet

Yangın yarım saatten beri devam ediyordu.

Çiroz Ahmet, etrafına bir göz gezdirdi. Bu kaşarlanmış bir külhanbeyi idi. Onca yangın demek vurgun demekti.
Ama mahalle çok fakirdi.

Ahali türbenin önüne toplanmıştı.
- Buraya gelince söner! diyorlardı.

Çiroz kemikli omuzlarıyla bu kapının kuvvetini yokladı. Sonra kilidine baktı. Yavaş yavaş dayanmağa başladı. Halk yangınla meşguldü.

Zihni hemen bir vurgun planı tertibine başladı.

Kitaplarla şamdanları kucakladı. Sandukanın altına girdi.

Paldır küldür kapıdan çıktı. Gürültüye başını çeviren halk şaşırdı. Herkes olduğu yerde kaldı. İşte evliya kalkmış yürüyordu.

İki tarafa açılıp yol veren ahali korkudan titriyordu. Sanduka, korkunç, manevi bir heybetle sallana sallana aralarından geçti, karanlıklarda kayboldu.
(Yeni Dünya dergisi, 1335/1919 sayı: 33)


Ömer Seyfettin Bütün Eserleri: 8, Bilgi Yayınevi (s. 119-121)

(Özet değildir)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder