30 Aralık 2019 Pazartesi

Ömer Seyfettin - Nişanlılar

Nişanlılar

…ben “aşk” denen heyecanı hiçbir vakit duyamadım.
Hayatımda en büyük emelim “derin bir aşk romanı” yazmaktır.
Fakat hep birinci fasıllarda iflâs ediyordum.
“Ah, işte...” dedim. Camsap, “Ne var?” diye sordu.
“Mevzularım!”
“Ne mevzuları!..”
Bize doğru gelen çifti gösterdim.
Camsap, “Sen bunların kim olduklarını biliyor musun?” diye gülümsedi.

“Onlar daha evlenmediler yahu!” dedi.
“Ne...”
“Evet, daha nişanlıdırlar...”
“On beş seneden beri?”
“Hayır, on seneden beri...”

Erkeğin adı Muhsin Bey’dir! Gayet züğürt bir zavallı! On beş sene evvel bu kızla sevişir, nişanlanırlar. Fakat kızın babası çok zengin! Aynı zamanda, eski ‘züğürde kız vermemek’ itikadını taşıyan bir adam! ‘Ne vakit bir iş bulur, para kazanır, güzel bir ev açarsa nikâhı kıyarım!’ der.

İçimden “Ah, ey aşk! Ey aşk! Sen yalnız şairlerin hayalinde misin?” diyordum.
Zaman, Sayı: 285, 19 Kânun-ı sani [Ocak] 1335/1919, s. 2.


(Özet değildir)
Ömer Seyfettin, Bütün Hikâyeleri (Hazırlayan: Hazırlayan: Nâzım Hikmet Polat), Yapı Kredi Yayınları, 2. Baskı, 2015, İstanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder