30 Aralık 2019 Pazartesi

Ömer Seyfettin - Tenezzüh


Tenezzüh

Juli Hala çayını bitirdikten sonra penceresinin yanındaki koltuğa yaslanarak dışarıda yağan karların raks-ı hafif ve nâ-mütenahisine daldı.
Böyle fırtınalı, karlı günlerde hem-sinni olanlar odalarından çıkamazlardı.
En kalın elbiselerini giydi, başını sardı. Odasından çıktı.
O anda eski âşığını görmek istedi. Kapıyı vurdu, âşıkının hafidi açtı. O sordu: “Pederiniz evdedir
değil mi?..”
“Evet, lâkin pek hasta.”
Juli Hala oradan çıktıktan sonra yine karların içinden, fakat deminki gibi münfail ve hayalperver olmayarak geçiyordu.
Sabah, Sayı: 4469, 31 Mart 1318 / 13 Nisan 1902, s. 3-4.
(Özet değildir)
Ömer Seyfettin, Bütün Hikâyeleri (Hazırlayan: Hazırlayan: Nâzım Hikmet Polat), Yapı Kredi Yayınları, 2. Baskı, 2015, İstanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder