26 Ocak 2020 Pazar

Ömer Seyfettin - Aşk Dalgası

Aşk Dalgası

Vapur dopdoluydu.
Kadıköyü’ne gidiyorduk.
Ansızın omzuma bir el dokundu.
Bu, en sevdiğim mektep arkadaşlarımdan biriydi. On iki senedir görüşmemiştik.
“…Nen var kuzum?”
“Hiç, hiç... Dalga geçiyordum.”
“Ne dalgası?”
Gülerek cevap verdim: “Aşk dalgası...”
“Daha bekâr mısın?”
“Bekârım!”

Hâlâ aşk dalgası geçmene bakılırsa hayatı anlamamış, açık ve bariz hakikatin farkına varmamışsın.
…bizim muhitimizde, Türklerin muhitinde de aşk şiddetle yasaktır.
Çünkü sevmek için evvelâ görmek lâzım. Hâlbuki genç bir kızla yuva yapmak ölünceye kadar bahtiyar yaşamak için konuşmak, anlaşmak, sevişmek değil; hatta bir kerecik olsun yüzünü görmek imkânsız...
Gazinolar, balolar, tiyatrolar ve ilh... yani Beyoğlu tarafı asla Türk değildir. Orada yabancılar kendi muhitlerini, kendi âdetlerini yaşarlar.
Ve erkeklerin birçoğu daha hâlâ bilmezler ki bu görücü hanımlar güzelden ziyade bir çirkin ararlar... Ve mutlaka da bulurlar. Güzel bir kız alırlarsa kardeşlerinin yahut oğullarının onu seveceğini, onun lafını dinleyeceğini ve sonra kendi pabuçlarının dama atılacağını düşünmek onları çıldırtır. Güzellikten dehşetle ürkerler. Bunun için İstanbul’da koca bulamayan, evde kalan kızların yüzde doksanı en güzeller, en cazibeliler, en sevimlilerdir.
Genç Kalemler, Sayı: 24-25 (On Temmuz’a mahsus mümtaz nüsha) 10 Temmuz 1328 [23 Temmuz 1912], s. 4-11, 14-15.



(Özet değildir)
Ömer Seyfettin, Bütün Hikâyeleri (Hazırlayan: Hazırlayan: Nâzım Hikmet Polat), Yapı Kredi Yayınları, 2. Baskı, 2015, İstanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder