26 Ocak 2020 Pazar

Ömer Seyfettin - Herkesin İçtiği Su

Herkesin İçtiği Su

“Ling-yu” gayet akıllı, gayet ihtiyar bir fağfurdu.
Çinliler âdeta onun ulûhiyetine bile inanır gibi oluyorlardı. Derlerdi ki: “Ling-yu dünyada Allah’ın dehasından bir numunedir!”
Huzura giren başmüneccim resmî secdesinden kalktıktan sonra, “Ah efendim, gayet korkunç bir felâket bizi tehdit ediyor!” dedi.
Aradan bir hafta geçmedi, başmüneccimin haber verdiği yağmur hafif hafif yağmağa başladı.
Nehirler, çeşmeler, oluklar taştı. Âdeta minimini bir tufan! Başmüneccimin haber verdiği felâket hakikaten aynen zuhur etti. Kim bu yağmurdan bir damla karışmış bir suyu içerse hemen çıldırıyordu.
Uğursuz yağmur dinmedi. Memlekette çıldırmayan kimse kalmadı.
Fağfuru o vakit düşünmek aldı. Bunun sonu ne olacaktı?
Kanunlar şaka oldu. İdare bozuldu.
Fakat “Ling-yu” gayet akıllı, gayet ihtiyar bir fağfurdu. İşe yaramayan, zarar getiren “akıl”ın “delilik”ten hayırlı bir şey olamayacağına kaniydi.
İhtiyar fağfur, “Herkes deli olduktan sonra birkaç kişinin aklına lüzum yoktur!” dedi.
Gel zaman git zaman bu umumî curcunanın adı “içtimaî intizam” oldu. Halk içinde tekrar akıllananlar “Delidir!” diye tımarhaneye tıkıldı.
Ta işte o vakitten beri bütün hakîmler, bütün filozoflar derler ki: “Çinliler dünyanın en akıllı, en zeki, en sakin, en çalışkan bir milletidir.”
İfham (Haftalık edebî ilâve), Sayı: 4, 15 Eylül 1919, s. 61-62.


(Özet değildir)
Ömer Seyfettin, Bütün Hikâyeleri (Hazırlayan: Hazırlayan: Nâzım Hikmet Polat), Yapı Kredi Yayınları, 2. Baskı, 2015, İstanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder